Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Rıfat Tınç, hızla gelişen yapay zeka teknolojisinin ayrımcılık risklerine dikkat çekti. Özellikle büyük şirketlerin yapay zeka sistemlerindeki ayrımcılık iddialarının giderek arttığını belirten Prof. Tınç, bu durumun ciddi bir sorun olduğunu vurguladı. Yapay zeka algoritmalarının cinsiyet, yaş, etnik köken gibi kişisel özelliklere dayalı olarak ayrımcılık yapabileceğini ve bunun hukuki sonuçlarını beraberinde getireceğini belirtti. Teknolojik bir nesnenin ayrımcılık yapmasının onu hukuki açıdan bir suç aletine dönüştürebileceğini ifade eden Tınç, bu nedenle yapay zekanın nasıl ve neden ayrımcılık yapabileceğinin anlaşılması gerektiğini vurguladı. Bu teknolojinin gelişimi ve kullanımı konusunda etik kaygılar ve hukuki düzenlemeler şarttır, aksi taktirde toplumda adaletsizliğin artmasına sebep olabilir. Hukuk sisteminin bu yeni gelişmelere uyum sağlaması ve gereken düzenlemeleri yapması kaçınılmazdır.

Yapay Zeka ve Ayrımcılık Türleri

Prof. Tınç, yapay zekanın iki farklı şekilde ayrımcılık yapabileceğini açıkladı. Bunlardan ilki, aritmetik ayrımcılık olup aynı durumda olan kişilere farklı muamele yapılmasıdır. Örneğin, aynı iş için aynı performansı gösteren iki kişinin farklı ücret alması bu ayrımcılık türüne örnek olarak gösterilebilir. İkinci tür ayrımcılık ise geometrik ayrımcılıktır ve farklı durumda olan kişilere aynı muamele yapılması anlamına gelir. Bir sınavda engelli bir kişiye diğer adaylarla aynı sürenin verilmesi geometrik ayrımcılığa örnek olarak gösterilebilir. Bu iki tür ayrımcılığı da önlemek için hem teknik hem de yasal düzenlemeler şarttır. Algoritmaların hukuki ve toplumsal bilgiden yoksun olduğunu vurgulayan Tınç, yazılımların hukuk mantığını benimsemiş olsa bile ayrımcılık iddialarıyla yargıya taşınmasının kaçınılmaz olduğunu belirtti. Ne yazık ki yapay zeka algoritmaları henüz toplumun ve hukukun gelişimini dikkate alarak hareket edebilecek kapasitede değildir.

Hukukçuların Rolü ve Gerekli Önlemler

Prof. Tınç, Türkiye ve dünyada yapay zeka ayrımcılığıyla mücadele etmek için hukukçuların yeni ve kritik sorulara yanıtlar üretmesi gerektiğini vurguladı. Algoritmaların insan gibi ahlak sahibi olamayacağını, kendilerine dayatılan ahlak kurallarının dışına çıkamayacaklarını ve bu kuralları kendi başlarına geliştiremeyeceklerini belirtti. Bu yüzden yapay zekanın dışarıdan müdahaleye, insan eliyle revize edilmeye ve güncellenmeye açık olması gerektiğini savundu. Japonya ve Avrupa'da olduğu gibi, Türkiye'de de yapay zekanın yol açabileceği hatalar ve suçlar için mevzuatta yeni düzenlemeler yapılması gerektiğini ifade etti. Yapay zekanın bir hukuk kişisi olmaması sorumluluğun belirlenmesini zorlaştırırken, yapay zekayı geliştiren ve kullanan şirketler ile kişilerin, bu teknolojinin yol açtığı zararlar için sorumlu tutulabileceğini belirtti. Yapay zeka ayrımcılığını önlemek için algoritmik önlemler, kurumsal önlemler ve insani önlemler alınması gerektiğini sözlerine ekledi.

Yapay Zeka: Etik ve Adil Kullanım

Prof. Dr. Tınç, yapay zekanın sunduğu fırsatların yanı sıra ayrımcılık gibi ciddi riskler de taşıdığını hatırlattı. Bu riski minimize etmek için hukuki, teknik ve toplumsal düzeyde önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Yapay zekanın insanlığa hizmet etmesi için etik ve adil bir şekilde geliştirilmesi ve kullanılması gerektiğini ifade ederek, mevcut bilişim suçlarıyla ilgilenen özel yetkili kurumlarımızın yanı sıra, yapay zeka mağdurlarının da destek alabileceği adli kurumların kurulabileceğini belirtti. Algoritmaların düzenli olarak denetlenmesi, önyargıların giderilmesi ve yazılımlardaki sistematikleşme eğilimlerine karşı güncellemeler ve düzeltici formüllerin zorunlu kılınması büyük önem taşımaktadır. Kurumların düzenli denetlenmesi ve yapay zeka sistemlerinin insan denetimi altında tutulması da bu konuda atılabilecek önemli adımlardır. Örneğin, bir yapay zeka şikayet birimi ya da "Yapay Zeka Adliyesi" oluşturulması değerlendirilebilir. Sonuç olarak, yapay zeka teknolojisinin toplumsal faydalar sağlaması için etik ve yasal çerçevelerin oluşturulması zorunludur.