CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, yeni kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı'nın etkinliği için güçlü koordinasyon ve şeffaf denetim mekanizmalarının şart olduğunu vurguladı. 8 Ocak 2025'te Resmi Gazete'de yayımlanan kararla kurulan Başkanlık, 135 kişilik kadrosuyla Cumhurbaşkanlığı'na bağlı olarak faaliyet gösterecek. Bağcıoğlu, bu kurumun milli güvenlik açısından önemine dikkat çekerken, mevcut yapının yetersiz kalabileceği uyarısında bulundu. 2012 yılında kurulan Siber Güvenlik Kurulu'nun etkinliğinin sınırlı kaldığını ve sonrasında bağımsız Siber Olaylara Müdahale Ekipleri'nin (SOME) oluşturulduğunu hatırlatarak, tek başına bir başkanlığın veya kurulun yeterli olmadığını belirtti. Geçmişteki deneyimlerin, idari düzenlemelerin tek başına yeterli olmadığını gösterdiğini vurguladı. Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı ile iş birliğinin önemine işaret etti. Bugün ise, İsrail, ABD, Çin ve Rusya gibi ülkelerin siber harp konusunda etkin güce sahip olduğunu ve bu gücü aktif olarak kullandığını göz önünde bulundurmak gerekiyor.

Siber Güvenlik Başkanlığı'nın Görev Tanımı

Bağcıoğlu, Siber Güvenlik Başkanlığı'nın etkin çalışması için bazı önerilerde bulundu. Başkanlığın görev alanının net bir şekilde tanımlanması ve diğer kurumlarla yetki çakışmalarının önlenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, Başkanlık ile diğer ilgili birimler arasında güçlü koordinasyon mekanizmaları oluşturulması ve yetki paylaşımının mevzuatta açıkça belirtilmesi gerektiğini ifade etti. Başkanlığın etkinliğinin sürekli denetlenmesi ve hesap verebilirliğinin sağlanması için şeffaf bir denetim mekanizmasının kurulmasının önemini vurguladı. Bu denetimin hangi kurum tarafından ve hangi yetkiyle yapılacağının açıkça belirtilmesi gerektiğini ekledi. Geçmişte kurulan benzer yapıların yetersiz planlama veya etkin olmayan yönetim nedeniyle başarısız olduğunu belirterek, hükümetin gerekli tüm tedbirleri alarak bu yapıyı desteklemesi gerektiğini vurguladı. Siber saldırıların artan sayısı göz önüne alındığında, hızlı ve etkili bir müdahale sisteminin kurulmasının hayati öneme sahip olduğu açıktır.

Etkin Koordinasyon ve Şeffaf Denetim

Bağcıoğlu, siber güvenlik yapılanmalarında sadece yapısal ve idari düzenlemelerin yeterli olmadığını, güçlü koordinasyon, net mevzuat ve şeffaf denetim mekanizmalarının da hayati önem taşıdığını tekrarladı. Denizcilik sektörü gibi kritik altyapılar da dahil olmak üzere, hem devlet kurumlarını hem de vatandaşların kişisel verilerini siber tehditlerden korumak için stratejik bir yaklaşımın şart olduğunu dile getirdi. Siber güvenliğin, milli güvenliğin ayrılmaz bir parçası olarak ele alınması gerektiğini vurguladı. Başkanlığın görev ve sorumluluklarının belirgin bir şekilde tanımlanması ve yetki karmaşalarının ortadan kaldırılması, başarılı bir siber güvenlik stratejisi için olmazsa olmazdır. Aksi takdirde, kaynakların verimli kullanımı ve etkin bir müdahale mümkün olmayacaktır. Ulusal siber güvenlik politikalarının tüm paydaşları kapsayacak şekilde oluşturulması ve sürekli güncellenmesi de büyük önem taşımaktadır.

Milli Güvenliğin Korunması

Sonuç olarak, Yankı Bağcıoğlu'nun açıklamaları, siber güvenliğin milli güvenlik için ne kadar kritik olduğunu ve sadece teknolojik altyapıdan ibaret olmadığını gösteriyor. Etkin bir siber güvenlik sistemi, güçlü koordinasyon, şeffaflık ve hesap verebilirlik esasına dayanmalıdır. Bu durum, yeterli kaynakların tahsis edilmesi ve uluslararası işbirliklerinin geliştirilmesiyle desteklenmelidir. Siber tehditlere karşı etkili bir savunma oluşturmak, sadece devlet kurumlarının değil, tüm vatandaşların sorumluluğudur. Bu nedenle, siber güvenlik bilincinin artırılması ve eğitim programlarının geliştirilmesi de önemli bir adımdır. Siber saldırıların önlenmesi ve müdahale süreçlerinin hızlandırılması, ulusal güvenliğin korunması için kritik öneme sahiptir.