Genç mühendisler, havacılık sektöründe devrim yaratacak bir teknoloji geliştirdi: Uçaklar için dev hava yastığı sistemi! "Project Rebirth" adlı proje, uçak kazalarında hayatta kalma şansını önemli ölçüde artırmayı hedefliyor. Bu yenilikçi sistem, otomobillerdeki hava yastıklarına benzer şekilde çalışıyor ancak çok daha büyük ölçekte. Sistem, hava yastığı teknolojisiyle birleştirilmiş yapay zekâ destekli sensörler kullanarak olası bir kazayı önceden tespit ediyor.

Yapay Zeka Destekli Hayatta Kalma Sistemi

Sistem, uçağın irtifasını, hızını, motor durumunu, yönünü, yangın ihtimalini ve pilotun tepkisini gerçek zamanlı olarak izliyor. Kaza anı tespit edildiğinde, iki saniyeden kısa bir sürede devreye giren çok katmanlı kumaştan oluşan hava yastıkları, uçağı koruyucu bir koza gibi sarıyor ve darbeyi önemli ölçüde azaltıyor. Motorlar çalışıyorsa ters itme sistemi, çalışmıyorsa gaz iticiler devreye girerek uçağın iniş hızını düşürüyor. Ek olarak, koltuk ve duvarlardaki özel sıvılar, çarpışma anında sertleşerek yolcuları koruyor. Bu sistem, "ilk yapay zeka destekli kaza sonrası hayatta kalma çözümü" olarak tanımlanıyor.

İlham Veren Bir Trajedi

Dubai'deki Birla Institute of Technology and Science'da eğitim gören Eshel Wasim ve Dharsan Srinivasan tarafından geliştirilen sistem, 2025'te yaşanan Air India uçak kazasından ilham alıyor. Bu kaza, yakıt akışının kesilmesi sonucu 260 kişinin hayatını kaybetmesine yol açmıştı. Wasim, "O kazadan sonra annem günlerce uyuyamadı. Yolcuların ve pilotların çaresizliğini düşündükçe biz de uyuyamadık. Neden bir kurtuluş sistemi yok diye sorduk ve araştırmaya başladık" diyor. Sistemin geliştirilmesinde yaşanan bu insan dramının büyük rol oynadığı açıkça görülüyor.

Mevcut ve Gelecek Uçaklar İçin Bir Çözüm

Mühendisler, "Project Rebirth" sisteminin hem mevcut uçaklara kolayca entegre edilebileceğini hem de yeni uçak modellerinde kullanılabileceğini belirtiyorlar. Çoğu güvenlik sisteminin kazaları önlemeye odaklanırken, bu sistem kazadan sonra hayatta kalmayı garanti altına almayı hedefliyor. Bu proje, James Dyson Ödülü'ne aday gösterildi ve 20 finalist arasına girdi. Ödülü kazanması durumunda, 30 bin sterlinlik bir destekle kendi girişimlerini kurabilecekler. Bu proje, teknolojinin insan hayatını kurtarmadaki potansiyelini gözler önüne seriyor.